Burn After Reading


Coen’lerin birçok sinema eleştirmeni ve izleyicisine göre tepe noktaları olan No Country For Old Men’den sonraki ilk filmleri. Aslında bu yüzden de birçok haksız eleştiriye uğruyor ve gereksiz kıyaslamalar içinde yer alıyor. Coen’lerin diğer filmlerinde olduğu gibi bu filmi de dayanamadım ve vizyona girmeden izledim, ancak vizyona girdiği ilk gün çok sevdiğim Emek Sineması’nda yeniden izleme şansı buldum.

Film aslında yok yere meydana gelen olaylar serisi, hatta talihsiz serüvenler dizisi de diyebilirim. Başta Frances McDormand, George Clooney, John Malkovich ve Brad Pitt olmak üzere çok önemli bir oyuncu kadrosu var. Ethan-Joel ikilisi senaryoyu yazarken oyuncuları düşünmüşler ve karakterleri ona göre oluşturmuşlar. Bu durumda Brad Pitt’in saf karakteri ile John Malkovich’in gergin karakterlerini ve gerçek hayatta nasıl insanlar olduklarını düşünmeden edemiyorum.

Yaklaşık elli yıldır bıkmadan usanmadan izlediğimiz, zaman zaman kendimizi kaptırıp üzerinde düşündüğümüz komplo teorileri ve ajan filmlerinin güzel bir parodisini yapmış Coen’ler. (Konu hakkında yazacağım bir paragraf ya da birkaç cümle bile filmden alacağınız keyfi düşürebilir, bu yüzden gerek duymadığım bu bölümü geçiyorum.) Olayın tamamen absürt olması, karakterlerin normal vatandaşlar olması ve olayların bir türlü hiçbir yere bağlanmayışı ile çok başarılı bir film olmuş Burn After Reading. Tek talihsizliği sanırım No Country For Old Men sonrasına denk gelmesi, herkes daha “ağır” bir film bekliyordu. Aslında No Country For Old Men Coen’lerin şimdiye kadar sinema adına öğrendikleri ve tecrübe ettiklerini birleştirdikleri baş yapıtlarıyken, Burn After Reading hiçbir şey bilmedikleri dönemde sinemadan aldıkları tadı yansıttıkları daha “özel” filmleri diyebilirim. Sadece adı bile aslında filmi diğerlerinden uzak tutmamız gerektiğini anlatıyor.

Sinema adına ülkemizdeki en seviyeli ve güzel yayın olan Altyazı’nın Aralık sayısında Fırat Yücel Burn After Reading’i ve dahil olduğu türün diğer örneklerine kıyasla neden güzel olduğunu açıklayan güzel bir yazı yazmış. Keyifli zaman geçirmek için filmi izlemenizi, daha iyi anlamak için de yazıyı okumanızı tavsiye ederek yazımı sonlandırıyorum.

1 yorum:

  1. Adsız said,

    brad pitt e bu karakterden sonra tüm kadınlar küsmüş diye duydum :)

    bence no country den bile güzel bir filmdi. feci gülmüştüm.

    on 23 Mayıs 2009 23:45